Gezici Festival 27’nci kez yola düşüyor: Cannes’da boş salon gördüm, Sinop ve Kastamonu’da tüm seanslar doluyor

Ogün Akkaya

ANKARA – Ankara Sinema Derneği’nin düzenlediği Gezici Festival, 27’nci yılında seyircilerle buluşmaya hazırlanıyor. Geride kalan yıllarda Türkiye’nin birçok farklı kentine konuk olan festival 2-8 Aralık tarihleri arasında Ankara’da, 9-11 Aralık’ta Sinop’ta ve 12-14 Aralık’ta ise Kastamonu’da sinemaseverle buluşacak.

Gezici Festival’in Türkiye 2022 programı kapsamında; Belmin Söylemez’in ikinci uzun metraj sineması “Ayna Ayna”, Ümran Safter’in birinci uzun metraj sineması “Kabahat”, Selcen Ergun’un Toronto Sinema Festivali’nde dünya birinci gösterimini yapan sineması “Kar ve Ayı”, Özcan Alper’in yeni sineması “Karanlık Gece”, Emin Alper’in Cannes Sinema Şenliği Belli Bir Bakış kısmında dünya birinci gösterimini yapan sineması “Kurak Günler”, Çiğdem Sezgin’in kimseye hesap vermeden yaşamak isteyen bir bayanı merkezine koyduğu sineması “Suna” izleyicilerle buluşacak. Şenliğin Dünya Sineması kısmında ise Berlin, Cannes, San Sebastian, Tribeca üzere şenliklerde mükafatlar almış, Güney Kore’den Polonya’ya, İspanya’dan Urugay’a, Şili’den Bolivya’ya farklı ülkelerden sinemalar izleyici ile buluşacak.

‘TÜRKİYE’DE ŞENLİK ORGANİZE ETMEK İÇİN MECNUN VE İNATÇI OLMAK LAZIM’

Türkiye’nin farklı köşelerindeki sinema izleyicisiyle sinemaları buluşturan şenliğin direktörü Başak Emre ve Sanat Direktörü Ahmet Boyacıoğlu ile şenliğin ilerleyişini, seyircilerin ilgisini konuştuk.

Türkiye’de şenlik organize etmeyi birkaç cümle ile özetleseydiniz ne derdiniz?

Ahmet Boyacıoğlu: Evvel mecnun olmak, inatçı olmak lazım. Az parayla nasıl ne yapılabilir onları bilmek lazım. Çok güçlü şenlikler de var. Biz 1988 yılından beri şenlik işinin içindeyiz. Ne nasıl yapılırsa daha tesirli olur, daha ucuza çıkar, daha çok beşere ulaşır bunları biliyoruz. Bunların okulu ve kitabı yok. 35 yıldır bu işi yapmanın alışkanlığı var. En değerlisi kaç izleyiciye ulaştığınız. Boş salonlara oynadığımız an bu işi yapmayız.

Başak Emre: Severek yapmak. Benim için en değerlisi bu. Gezici Festival’i bu kadar yıl sürdüren şey Türkiye’yi geziyor olmamız. Ankara’daki seyirci çok özel lakin Anadolu’daki seyirci daha heyecanlı. Bir yıl boyunca bizi bekliyorlar. Onların gücü bu işi sürdürmemizde çok büyük etken. Bence geziyor olmamız en büyük sırrı.

‘MUHAFAZAKARLAŞMA İLE BİRLİKTE ESKİSİ KADAR DAVET ALMIYORUZ’

Festivale verilen takviye ne durumda? Kültür ve Turizm Bakanlığı ve belediyelerin şenliğe dayanağı nasıl? Olumsuz durumlarda karşılaşıyor musunuz?

Ahmet Boyacıoğlu: Kültür ve Turizm Bakanlığı, Gezici Festival’e 1998’den beri dayanak veriyor. Ankara Büyükşehir Belediyesi, Çankaya Belediyesi ve Sinop Belediyesi’nin takviyeleri var. Kastamonu Üniversitesi’nin Medya Bağlantı Topluluğu’ndan yaklaşık 150 arkadaşımızla çalışıyoruz. Büyükelçiliklerin dayanakları de çok değerli. Aslında öteki türlü bu işi yapmak mümkün değil. Şenlik kendi içinde para kazandıran bir aktiflik değil, olmamalı.

Başak Emre: Evvelden daha farklıydı. Artık Türkiye’nin muhafazakarlaşması ile birlikte açıkçası eskisi kadar davet almıyoruz. Korkuyorlar. Evvelden daha çok davet alırdık. Son dokuz yıldır tıpkı kentlere gidiyoruz. Kimse bizim programımıza karışmıyor lakin davet etmiyor.

.

‘CANNES FİLM FESTİVALİNDE BOŞ SALON GÖRDÜM, SİNOP VE KASTAMONU’DA TÜM SALONLAR DOLUYOR’

Gezici Şenlik, Ankara’dan sonra Sinop ve Kastamonu vilayetlerinde sinemaseverlerle buluşuyor. Hem bu vilayetlerde hem de etraf vilayetlerde şenliğe sinema severlerin ilgisi nasıl?

Ahmet Boyacıoğlu: Sinop ve Kastamonu kesinlikle görülmesi gereken bir kent. Sinemaseverlerin dayanağı çok büyük. Hangi kentte şenliğin 450 koltuğunun da dolacağını garanti edebilirsiniz? Cannes Sinema Şenliği ve Berlin Sinema Festivali’nde boş salonlar gördüm lakin bu iki vilayette bütün seansların dolduğunu görüyoruz.

Başak Emre: Kastamonu’da sinema gösterimi yaptığımız 450 kişilik bir salon her vakit doluyor. Bütün seanslar doluyor. Medya ve Bağlantı Topluluğu’ndan arkadaşlarımız çok çalışıyorlar. Kenti şenliğin afişleriyle donatıyorlar. Bütün seanslarımız doluyor. Kimi konuklarımız sinemaları seyretmek için yerlerde oturmak zorunda kalıyor. İnanılmaz hoş, şenlikçiler için bulunmaz bir ortam. Sinop’taki salonumuz da o denli. Halk Eğitim Merkezi’nin salonunu kullanıyoruz. Sinop’ta sinema salonu olmadığı için Gezici Şenlik seyirciler için daha da değerli. Yılın tek sinemasal aktifliği diyebiliriz. İki kentte de bizi heyecanla bekleyen seyircilerimiz var.

‘BİZE GÜVENEN BİR SEYİRCİ KİTLEMİZ VAR’

Geçtiğimiz yıllarda pandemi sebebiyle Gezici Festival’de kısıtlamalara gittiniz. Bu yıl nasıl bir program hazırladınız? Şenlik takipçilerini ne bekliyor olacak?

Ahmet Boyacıoğlu: Pandemi sebebiyle bir yıl şenliği yapamadık. Artık rastgele bir kısıtlama olmayacak. Şenlik takipçilerini dünya ve Türkiye sinemasından özel gösterimler bekliyor. Hazırladığımız özel kısımlardaki seçkinler sinemaseverleri bekliyor olacak. ‘Sinema’nın Bayan Öncüleri’ diye bir kısmımız olacak. 1921 üretimi bir sessiz sineması Baba Zula’nın canlı müziği ile Ankara, Sinop ve Kastamonu’da göstereceğiz. Çocuklar için sinemalarımız de olacak. Bir haftayı dolduracak hayli düzgün bir programımız var. Çok yeterli belgeseller izleyici ile buluşacak.

Başak Emre: Pandemide yapamadığımız ya da kısıtladığımız programı tekrar eski haline döndürmüş olduk. Biraz daha eskiye dönüş oldu. Yapamadığımız program ve şovları yapacağız. Bizim seyircimiz bizi bilir. Bize güvenen bir seyirci kitlemiz var. Gezici Şenlik son yıllarda bilhassa belgeselleri ön plana çıkarıyor. Dünyada da o denli bir hale geldi. Dünya sineması kısmına belgeselleri de dahil ediyoruz. Belgeseller artık daha yaratıcı ve heyecan verici oluyorlar.

Başak Emre ve Ahmet Boyacıoğlu

‘GEZİCİ FESTİVAL YÖNETMENLERE İLHAM OLDU’

Gezici Şenlik yola çıktığı tarihten bu yana 20’den fazla kente ulaştı. Gelecek sene öbür kentlerde de izleyicilerle buluşacak mısınız?

Ahmet Boyacıoğlu: Gezici Şenlik bu vakte kadar 24 vilayet ve 5 ülkeye gitti. Genelde bizi şenliğe 15 gün kala arıyorlar. Kimi kentlerin esasen kendi şenlikleri var. Bütçemiz daima kısıtlı olduğu için en azından başımızın üzerinde bir dam olsa, bize bir salon tahsis edilse, kentlerden kente gidişimiz karşılansa daha kolay olur diye düşünüyoruz. Görmek lazım önümüzdeki yıllarda ne olacağını. Ankara, Sinop ve Kastamonu’da bizi evvelden arayan beşerler oluyor. Gezici Şenlik başladığında bize, “Siz delisiniz” dediler. “Bu festival bir iki yıl sürer sürmez” diyenler oldu. Gittiğimiz kentlerde büyük misafirperverlik ile karşılaştık. Bizi Van’dan dönerken gece neredeyse 100 kişi uğurladı. Her kentin farklı bir anısı var. Bizimle bir arada gezen beşerler oldu.

Başak Emre: Bu yıl Edirne ve Samsun’dan teklif geldi. Onları da önümüzdeki yılın başında konuşmak üzere değerlendireceğiz. Şenliğe çok az bir mühlet genelde davetler geliyor. Örneğin Kars’a altı yıl gittik. Sinema muharriri ve eleştirmen Jay Weissberg, “Siz dünya haritasına Kars’ı koydunuz” demişti. Unutulmaz buluşmalar yaptık. Gezici Festival’in yapıldığı vilayetler direktörlerin sinemalarına ilham oldu.

FESTİVALE NERELER MESKEN SAHİPLİĞİ YAPACAK?

Festivalin Ankara gösterimleri Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Çankaya Belediyesi’nin katkılarıyla 2 – 8 Aralık tarihleri ortasında Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde, Sinop gösterimleri 9-11 Aralık tarihleri ortasında Sinop Belediyesi’nin mesken sahipliğinde Halk Eğitim Merkezi’nde, Kastamonu gösterimleri ise 12-14 Aralık tarihleri ortasında Kastamonu Üniversitesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda Bağlantı Fakültesi Medya ve Bağlantı Topluluğu’nun mesken sahipliğinde gerçekleşecek.